28 Ekim 2013 Pazartesi

“KUL” kelimesi Osmanlı’da “EMİR ALTINDA BULUNAN” manasında kullanılırdı.

Osmanlı’da halk kendisini padişaha “Kulunuz” diye kendini takdim eder, padişah da halkına “Kulum” derdi. Bazı kelimeler birkaç manaya gelir. Cümledeki yerlerine göre manaları değişir. Kul, mahluk, insan, köle, bende, emir altında bulunan, tâbi, mensup, hizmetçi gibi manalara gelir. Örneğin Sultana bağlı askerlere Kapı kulu denirdi.

Bende kelimesi de kul demektir. Bendeniz, kulunuz demektir. Bu tabir bugün bile tevazu ifadesi olarak kullanılmaktadır.

Örneğin şu an memurlar, askerler, görevliler “Ne yapalım emir kuluyuz” derler. Kul: Cümledeki yerlerine göre değişik manalar gelir. Mahlûk, insan, köle, bende, emir altında bulunan, tâbi, mensup, hizmetçi gibi manalara gelir. Örneğin “onun kapısına kul olamam” demek, ona hizmetçilik edemem demektir.

Padişahlar, tebasından olan sadık yardımcıları için “Kulum” tabirini kullanırlardı. Burada kulum, sağ kolum demektir.

Örneğin“Bende” kelimesi de kul demektir, “Bendeniz” kulunuz demektir, bu tabir bugün hala tevazu ifadesi olarak kullanılmaktadır.

Osmanlı’ya atılan sayısız iftiralardan biri olan “Padişaha kulluk ediliyordu” tabiride bu sebeple çok yanlıştır. Bunun gibi bir çok kelime kullanıldığı yere göre mana alır. Sultanlar veya diğer büyük zatlar hakkında şanlarına yakışmayan bir şey duyunca, işin aslını öğrenmeden onlara suizan edilmemelidir..

ki, Osmanlı Devleti’nde, Allahu Teala’nın emirlerine uymayan Padişahın tahtdan indirileceğine dair kanun vardı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder